29 Nisan 2014 Salı

Gelir İdaresi Başkanı görevden alındı

Maliye Bakanlığı'nda aylar önce başlayan ve birçok üst düzey bürokratın görevden alınmasına neden olan ''paralel operasyon'' zirve yaptı.






Gelir İdaresi Başkanı görevden alındı
Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanı Mehmet Kilci görevden alındı. Bugüne kadar yapılan "paralel operasyon"da en üst düzey görevden alma da yaşanmış oldu. Cuma itibariyle görevden alındığı kendisine tebliğ edilen Kilci'nin büyük bir şok yaşadığı ve izne çıktığı öğrenildi. Kilci yerine halen Vergi Denetim Kurulu Başkanı Adnan Ertürk'ün atanacağı belirtiliyor. Bakanlık, Hükümete bu kadar yakın ve Gelir İdarisi Başkanlığı'nın tepesindeki bürokratın görevden alınmasıyla büyük bir şok yaşarken, bakanlık koridorlarında Kilci'nin, "Paralel yapıya yakın bir isim olmasa da, kurumunda paralel yapılanmaya izin vermek, gerekli müdahaleyi yapmamak" gerekçesiyle görevden alındığı iddia ediliyor.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Bakanlıkta aylar önce başlayan ve onlarca üst düzey bürokratın görevden alınmasıyla süren tasfiye operasyonuyla ilgili "idari bir karardır" açıklaması yapmıştı.
YERİNE ERTÜRK
Kilci'nin yerine Adnan Ertürk'ün atanacağı belirtilirken, Ertürk halen Vergi Denetim Kurulu Başkanlığını sürdürüyor. Ertürk'ten boşalacak başkanlık görevine ise, kurulda başkan yardımcılığı yapan Hüseyin Karakum'un getirileceği belirtiliyor.
HÜKÜMETE ÇOK YAKINDI
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun olan Kilci, 1990 yılında Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığında Maliye Müfettiş Yardımcısı olarak göreve başladı 2001 yılında Maliye Başmüfettişliğine atandı. Devlet Malzeme Ofisi Genel Müdür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyeliği yapan Kilci, Bursa Defterdarlığı yaptı. 2006 tarihinde Gelir İdaresi Başkan Yardımcılığına atanan Mehmet Kilci, 2009 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığına atandı. Kilci, halen Enerji Bakanlığı Müsteşarı Metin Kilci'nin de kardeşi. Gelir İdaresi Başkanı Mehmet Kilci'nin görevden alınmasının ardından gözler kardeşi Müsteşar Kilci'ye çevrilirken, şu anda onunla ilgili bir sıkıntı olmadığı belirtiliyor.


Alıntıhttp://www.memurlar.net/haber/466019/

9 Nisan 2014 Çarşamba

Vergi Denetim Kurulu (VDK ) Devleti Rezil Etti!

VDK Kaynak Holding’e yapmaya çalıştığı baskını yüzüne gözüne bulaştırdı. Komik bir ihbar mektubuyla başlayan bu baskın, VDK çalışanları arasında eğlence konusu oldu.
17 Aralık operasyonundan sonra kendilerini kurtarmak isteyenler devlet otoritesi ve hukuku alt üst edecek kararların altına imza attılar. Hukuk dışı alınan kararlar ve kamuda yapılan görev değişiklikleri sırasında devletin ve hukukun kuralları hiçe sayıldı. Söz konusu olaylardan biri de geçtiğimiz günlerde Maliyenin (s)gözde kurumlarından olan VDK tarafından Cemaate yakın şirketlere baskın yapma girişimi. Girişim dedik çünkü Kaynak Holdinge yapılmaya çalışılan aramalı inceleme Türk filmlerinde bile göremeyeceğiniz türde komik. Başbakan’ın Müsteşar Naci AĞBAL’a verdiği talimat ile hareket eden VDK Başkanı Adnan ERTÜRK ve onun İstanbul’daki zavallı grup başkanı Ersin EKMEKÇİ bu kafa ve bu beceriksiz kadro ile 10 defa dahi baskın yapsaydı bunların hepsi Recep İvedik serisi gibi birbirinden renkli olurdu.
Aylardır ha girdik ha gireceğiz derken seçimlere 3 gün kala gelen bir emir ile VDK, cemaate yakın şirketlere girmek için düğmeye bastı. Öncelikle aramalı inceleme yani baskın için bir ihbar üretilmeliydi. Tamamı bir paragraftan oluşan ve belli ki Adnan ERTÜRK’ün kaleminden çıkan ihbar değerlendirmeye alınıp operasyonun düğmesine basıldı. Bu ihbar ile bu baskın yapılacaksa Türkiye’de bu hukuksuzluktan kurtulabilecek hiçbir masum vatandaş kalmamış demektir. Bu hukuksuzluğun altına imza atan Ersin Başar Ekmekçi iki satır yazı ile mahkeme mahkeme dolaşmaya başladı ve karar alındı. Ancak çalakalem alınan karar bir fecaatti. Baskın yapıp her şeye el koyacam diye ayağa kalkan VDK daha kalkamadan oturmuştu. Arama kararını veren hakim birçok şeyi atlamıştı. Ancak ondan vahimi bu kararı VDK’nın bir kere bile okumadan harekete geçmesiydi.
VDK kararı mahkemeye aldırtırken şirket adreslerini bile doğru yazamadı. Bundan dolayı mahkeme kararı ile şirket adreslerine giden VDK’nın AK Müfettişleri bazı adreslerden geri döndü. Hatta VDK, Kaynak Holdingin binasını bile önceden keşif yapıp tespit edemediği için onlarca AK Müfettiş, polis ve bunların araçları önce yanlış adrese girip oradakileri heyecana sevk edip ancak ikinci defada doğru adresi bulabildiler.
VDK, operasyon öncesi beceriksizliklerini operasyon sırasında da devam ettirdi. Operasyonu koordine İstanbul Organize Vergi Kaçakçılığı İle Mücadele Grup Başkanlığına getirilen Ersin B. Ekmekçi’ydi. VDK’da kendini kurnaz sanan Eren YEŞİLYURT ve Selçuk TAŞKIRAN, Ersin B. Ekmekçi’yi fena gaza getirmişti. Ondan dolayı kendini arka plana çeken bu tilkiler için, mayınlı tarlaya önden sürülecek biri lazımdı.
Arama sırasında saatler geçmiş, haberler istenildiği gibi gündeme düşmüştü. Birileri seviniyordu. Ancak içeride henüz hangi araçlar ve hangi yetkiyle ne yapılacak ve nasıl yapılacak belli değildi. Çünkü mahkeme kararında olmadığından şirketin bilgisayar ve belleklerine el koyamayan müfettişler bilgisayar hard disklerini kopyalamak için gece 1’e kadar görevlendirmenin gelmesini beklediler. Harddiskleri kopyalamaya ise ancak gece 4’de başlayabildiler. Ancak bir sorun daha vardı. Bilgisayarlardaki hard diskleri depolayacak bellekler yoktu. Koskoca Maliye Bakanlığı’nın VDK’sı 2014 yılında, İstanbul’un göbeğinde 10’larca terabyte bilgiyi kopyalamak için baskına üç-beş CD/DVD ile gitmişti. Akşam teknoloji mağazaları kapanmadan bellekler bulundu.
Devletine vergi veren ve bu vergiyi güvendiği kurumlara teslim eden bir mükellefin bakış açısı ile olayı özetleyecek olursak; mahkemeden karar alamayan, alsa bile içeriğinde nelerin olması gerektiğini belirleyemeyen, adreslerini yanlış yazan, bundan dolayı baskın yapamayan, açık adresi bile bulamayıp farklı binalara baskın yapan, baskında görevli uzman kişilerin görevlendirmesini baskından sonra çıkaran, iki satır tutanağı hangi yöntemler ile nasıl yazacağına karar veremeyen, yüzlerce bilgisayarı olan bir binadaki hard diskleri kopyalamaya 3-5 CD ile giden bir devlet kurumu. Sonunda VDK, devletin karizmasını yerle bir ederek rezil etti. Ankara’dan verdiği talimatlar ile işi götüremeyeceğini anlayan ADNAN ERTÜRK bir dahaki operasyonu sanırım bizzat kendisi koordine edecek.
Diğer bir nokta da şu, AKP hükümeti ve başbakan yaklaşık üç aydır her platformda Cemaati bir delil ortaya koymadan suçlamakta hatta ajan ve örgüt ilan etmekteydi. Kamuoyunda artık bu suçlamaların delillerinin ortaya konması yüksek sesle dile getirilmeye başlanınca, çözüm Maliye Bakanlığında ve VDK’da bulundu. VDK’nın yeni misyonu Cemaate yakın firmaların baskı altına alarak ve olağanüstü inceleme teknikleri kullanarak delil üretmek. Tabi burada yandaş ve candaş medya devreye girecek ve pireyi deve yaparak kamuoyunda başından beri yapılagelen algı operasyonunu “cemaat suçlu imajı” ile tamamlayacak.

alıntı
http://www.durustkamu.biz/?p=2008



İhbar mektubu:
kaynakihbar