1 Mart 2017 Çarşamba

FIKRA GİBİ

“VEZİRLER huzura çıkmışlar:
Padişahım hazineniz de para kalmadı, yeni vergilere ihtiyacımız var diyerekten… 
Padişah kavuğunun altından kafasını kaşımış:
 Eeee! Ne vergisi koyalım diye sormuş… 
Vezirler: Köprülere adam koyalım, her girenden bir akçe alsınlar! 
Padişah: Tamam demiş. 
 Aradan bir süre geçtikten sonra sormuş vezirlerine: Nasıl, halk hayatından memnun mudur? Herhangi bir şikayet var mıdır? Hiçbir tepki yok sultanım! Ancak gelen para çok az. İyi o zaman köprünün diğer tarafına da bir adam koyun, çıkandan da bir akçe alsın! Aradan yine bir süre geçmiş, padişah tekrar sormuş vezirlerine:
 Var mı halinden şikayet eden? Yoktur efendimiz! Halkının tepkisizliğine hem kızan, hem de para kazandığı için sevinen padişah gürlemiş:
 Köprülerin ortasına da birer adam koyun, geleni geçeni oracıkta becersin! Bu kadar tepkisiz toplum olur mu canım! 
 Aradan birkaç gün geçmiş, halktan yine bir tepki gelmediğini gören padişah tekrar çağırmış vezirlerini. 
Bu nasıl iştir, adamları becerttiğim halde tepki vermiyorlar! 
Bunun nedenini öğrenmek istemiş… 
Halkı dinleyelim hele bir demiş. Gitmişler hep birlikte köprüden geçenlerin yanına… 
Padişah ahaliye sormuş: Halinizden memnun musunuz, var mı bir şikayetiniz? Kimseden ses yok! Padişah tekrar:
 Ulan demiş, taş üstünde taş, omuz üstünde baş komam! Varsa şikayeti olan hemen söylesin. 
Padişah böyle gürleyince arkalardan cılız bir ses duyulmuş:
 Padişahım, o köprünün ortasındaki adam var ya, hani o bizi beceren adam!..
 Eeee! demiş Padişah bir umutla…
" O benim adamımdır, ne olmuş ona? "
Bu kez, cesaret bulan ahalinin çoğunluğu ses vermiş: 
Allah sizden razı olsun biz sayenizde becerilmekten çok memnunuz. 
Ancak akşamları çok kalabalık oluyor, sıra uzuyor, eve geç kalıyoruz. 
Mümkünse köprünün ortasına birkaç adam daha koysanız da sırada beklemesek! 
Padişah konuşmuş: Ey halkım, demek ki siz becerilmek istiyorsunuz, bu iş hoşunuza gitti, öyle mi? 

Tepki göstermekten korkan omurgasız ve yalaka ahalinin hepsi olmasa bile bir kısmı yanıt vermiş: Siz ne emrederseniz biz ‘Evet' deriz sultanım, sayenizde becerilmeye de alıştık!” 

 Kıssadan hisse: Referandumda “Evet” çıktığı takdirde sıra hepimize gelir mi, birileri (her kimler ise!) köprünün ortasına, bu işten hoşlananlar için “Takviye eleman” gönderir mi! Göreceğiz bakalım! Alıntı:http://www.sozcu.com.tr/2017/yazarlar/emin-colasan/fikra-gibi-3-1706205/