30 Eylül 2009 Çarşamba

Dogan’a kesilen cezalar haksiz mi?

Ali Ihsan KARAHASANOGLU / Vakit


Dogan’a kesilen cezalar haksiz mi? Dogan’a kesilen cezalar haksiz mi?












Dogan’a kesilen cezalar haksiz mi?


Aydin Dogan’in sirketlerine kesilen cezalar, tarhedilen vergiler, astronomik rakamlara ulasti..

Gerçekten bu çapta cezalara alisik olmayan kamuoyunda, ister istemez “Tarhedilen vergiler ve cezalar intikam amaçli mi?” sorulari sorulmaya baslandi..

Dogan Grubu, büyük bir ustalikla, cezalarin sebebini net olarak açiklamadiklari için, konuyu yakindan inceleme imkâni bulamayan kisiler de, tahminle yorum yapmaya basladilar.. Cezalarin yüksek oldugunu ileri sürenler çogalmaya basladi..

Acaba gerçekten cezalar yüksek mi?

Acaba gerçekten, cezalar hak edildigi için degil, basin özgürlügünü kisitlama amaçli mi verildi?..

Bence cezalar ne yüksek, ne de basin özgürlügünü kisitlama amaçli..

Cezalar; bugüne kadar istedigi gibi kural ihlâli yapan, “bana kimse dokunamaz” diyerek mevzuati isine geldigi gibi yorumlayan bir isadaminin, yolun sonuna geldiginin göstergesi..

Evet; Aydin Dogan, imparatorlugunun verdigi güven ile, bugüne kadar pervasizca isler yapti.. Kural tanimadi. Ve sonunda duvara tosladi..

Olayin özeti budur..

Ben olanlari suna benzetiyorum:

Bir soför düsünün..

MOBESE’den, EDS’den korkmayan, eski aliskanliklari sayesinde, “Bir sey olmaz” diyerek kirmizi isikta da geçen, hiz sinirini da asan, kaza yaptiginda olay mahallinden de kaçan bir sürücü düsünün..

Gün oluyor, geliyor kirmizi yanan trafik isiklarina.. Söyle bir saga sola bakiyor, trafik polisini görmeyince, gaza basip geçiyor..

Gün oluyor, geliyor otoyola.. “Bu saatte trafik polisi burada ne arasin” diyor, hiz sinirinin üstüne çikip, geçip gidiyor!

Gün oluyor, geliyor parali yola.. OGS’si varmis gibi, kirmizi ikaza ragmen ödeme yapmadan turnikeleri geçiyor, “plakami nasil tespit edecek ki” deyip, yoluna devam ediyor..

Gün oluyor, araci ile kazaya karisiyor.. Bakiyor; kaçmak için her sey müsait.. “Ne diye durup ugrasacagim tutanaklarla.. Kaçip gideyim, kim bulacak ki beni” deyip, kaza mahallini terkediyor.

Veee...

Birkaç ay sonra, ihlâl ettigi tüm trafik kurallarinin cezalari önüne geliyor.

Bir bakiyor, trafik polisi yok diye geçtigi isiklarda, aslinda EDS sistemi varmis.. Çekmisler fotografini, eklemisler ceza yazisina, göndermisler..

Bir bakiyor, “Bu saatte trafik polisi ne arasin” dedigi ve hiz sinirini astigi yolda, radar varmis.. Yaptigi hiz tespit edilip kesilmis cezasi..

Bir bakiyor, OGS’si varmis gibi para ödemeden geçtigi turnikede, plakasi ayna gibi görünecek sekilde fotografi çekilmis, kesilmis cezasi..

Bir bakiyor, “Etrafta pek kimse yok, plakami tespit edemezler” diye düsünüp kaza yapmasina ragmen olay mahallini terkettigi olayin yasandigi mahaldeki MOBESE, tüm olanlarin görüntü kaydini yapmis, araçlar tespit edilmis, cezalar kesilmis..

Ve böylece kural tanimayan sürücüye kesilen cezalar da, haliyle yüksek olmus tabiî ki..

Görülmemis ceza rakamlari ortaya çikmis tabiî ki!

Iste Aydin Dogan’in hali, bu kural tanimaz sürücünün haline benziyor..

Aydin Dogan da, “Bir sey olmaz” mantigi ile hisseleri aliyor, satiyor.. Ödenecek KDV’leri ödemiyor..

Henüz elde etmedigi istisnalari, elde etmis gibi yorumlayip, ödemesi gereken vergiyi muaf gibi gösteriyor, beyannameyi öylece veriyor..

“Kim gelip benim defterime bakmaya cesaret edebilir ki” diye düsünüp, su ayda yapilan satisi, isine gelmedigi için diger ayda yapilmis gibi gösteriyor, defterdeki kaydi çiziyor, bir baska yere ekliyor..

Kural tanimayan sürücünün yaptigi her seyi, Aydin Dogan da vergi kanunlarindaki kurallari ihlâl ederek tekrarliyor.

Ve sonunda kayaya tosluyor..

Eski dönemler bitti artik..

EDS var, MOBESE var, radar var, su var, bu var...

Yok öyle, “geçtim mi, tamamdir” mantigi ile cezalardan kaçmak..

Artik dürüst vergi denetmenleri var.. Uyanik maliyeciler var. Yapilan oyunlarin hepsini ezbere bilen vergiciler var.. Yok öyle ‘Anlayamazlar, göremezler, bilemezler..’ mantigi ile bildigini yapmak.. Gün olur, yapilan her kural ihlâlinin cezasi kesilir iste böyle..

Sonra da sasirir kalirsiniz miktarlara..


Agasi... Terör Agasi... Bu da Harem Agasi!


Yazar İletişim Adresi: akarahasanoglu@vakit.com.tr

Hiç yorum yok: